Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesinde (TOGÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilge Hilal Çadırcı, Reşadiye ve Sulusaray kaplıca sularındaki hususun egzamaya ve romatizmaya düzgün gelmesi münasebetiyle araştırma çalışması yaptı.
Çadırcı, sudaki etken husustan yola çıkarak yaptığı araştırma sonucu deri kanserinde kanserli hücrelerin kaplıca suyunun tesiriyle öldüğünü tespit etti.
Projenin makale çalışmasını tamamlayan Çadırcı, suyun ilaç sanayisinde kullanım hakkını almak için patent başvurusu yaptı.
Kaplıcada bulunan bir unsur egzama ve deri kanseri ne âlâ geliyor
Kaplıca suları üzerine asistanken çalışmalar yapmaya başladığını belirten Çadırcı, “İzmir’de ve Almanya’da sıcakta yaşayan mikroorganizmalar üzerine çalıştım. Tokat’a geldikten sonra da Sulusaray kaplıcasının egzamaya çok uygun geldiğini duydum. Suda ne üzere etken unsurlar, bileşikler var ki yeterli geliyor diye çalışma yaptık. Yani olağanda minerallerle ilgili yapılmış çok çalışma var. Ancak biz mineraller değil de öbür kimyasallar, bileşikler var mı diye proje hazırladık. Projesinin sonucunda 20 kat daha faal olan bir bileşik elde ettik. Bununla ilgili yapmış olduğumuz çalışma sonucunda patent başvurusu yaptık, sonuçlanmasını bekliyoruz. Bu çalışma sonucunda Sulusaray kaplıcasında bulunan bir hususun deri kanserine düzgün geldiğini bulmuş olduk. 5 yıl evvel yaptığımız bu çalışmada ortadan geçen süreçte pek çok olumlu yansılar de aldık. Suyu kullanıp olumlu dönüşler yapanların oldu” diye konuştu.
Sivas’taki balıklı kaplıcalardaki balıkların yararı gibi
Sivas’taki kaplıcadaki balıklar ile hastaların şifa bulduğuna dikkat çeken Çadırcı, “Sulusaray kaplıcasında balık yok. Fakat toprağın yapısından kaynaklı, suyun çıkış yolu üzerinde geçtiği yerlerdeki mikroorganizmaların üretmiş olduğu eserler, çeşitli bileşikler güzelleşmeye yarar sağlıyor” tabirlerini kullandı.
İçilerek şifa bulunuyor
İHA’nın aktardığına nazaran kaplıca suyunun içilebildiğini tabir eden Çadırcı, açıklamalarına şöyle devam etti: “Sulusaray kaplıcasının suyu içilebiliyor. Onu içip güzelleştim diye olumlu dönüş yapanlar oldu. Zira melonun organları da etkiliyor. Yalnızca dış organlar değil. Yani deri kanseri dediğimiz vakit yalnızca deri dış yüzey üzere düşünülüyor. Lakin iç organların yüzeyi de sonuçta deriyle kaplı. Reşadiye kaplıcasının suyu içilmiyor. Lakin onun da dıştan uygulamalar için önermiştik” dedi.
