CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, TBMM Genel Kurulu’nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a davet yaparak “Devlet Denetleme Kurulu denetçilerine, dayanılmaz yetkiler verdiniz; Merkez Bankasını inceletin, birinci vazifeleri bu olsun. Bir rapor düzenletin ve bu raporu da Meclise sunun. Bedelli vekilleri, sorumluları daima birlikte tespit edip kamu ziyanını tanzim etmeye buradan davet ediyorum” dedi.
Yeni Yol Partisi’nin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçtikten sonra daima döviz kuru dalgalanmalarının vatandaşlarımız üzerindeki tesirlerinin araştırılması hakkındaki küme önerisi üzerine TBMM Genel Kurulu’nda konuşan CHP’li Akay, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in sözlerinin yer aldığı posterleri TBMM kürsüsünden göstererek maliye siyasetlerine reaksiyon gösterdi.
Akay şunları söyledi:
“Türkiye’nin çok kıymetli problemleri var; Türkiye’nin derinleşen bir yoksulluğu var, çocuk yoksulluğu var, bayan yoksulluğu var, gençlerin yoksulluğu var, gelir dağılımındaki bozukluk var, vergi adaletindeki dengesizlik var, vergide adalet yok. Buna karşılık de Merkez Bankasıyla ilgili birtakım tespitlerin açıklığa kavuşturulması nitekim gerekiyor.
“YİRMİ İKİ YILDIR TIPKI ŞEY SÖYLENİYOR, HALKIMIZ KAHRA GİRMEYE DEVAM EDİYOR”
Açlık sonunun 22 bin TL’yi aştığı, yoksulluk sonun 72 bin TL’ye ulaştığı bir ortamda dar gelirlilerin, emeklilerin, çalışanların geçinmesi mümkün değil. Tüketici ve kredi kartı borçları 4 trilyonun üzerine çıkmış, 192 milyarın üzerinde icraya düşen, yasal süreç yapılan vatandaşlarımız var. Yirmi iki yıldır birebir şey söyleniyor. Yirmi iki yıldır Sayın Şimşek ve önceki Hazine ve Maliye bakanları, ‘Türkiye, sanıldığı kadar, argüman edildiği kadar borç batağında değil. Er yahut geç enflasyon tek haneye düşecek’ diyor. ‘Yıllar prestijiyle da enflasyon oranında azalma olacak’ diyor, ‘Vatandaşımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz’ diyor, ‘Geçimlerini sağlayacak rahatlığı vereceğiz’ diyor. O denli mi oluyor? Maalesef o denli olmuyor, nitekim halkımız daha da külfete girmeye devam ediyor.
Bu ülkenin 2021 yılında 2,7 trilyon toplam borç stoku vardı. 2023’ten 2024’e devreden borç stoku 6,7 trilyon. 2024 yıl sonu prestijiyle da 9,3 trilyona ulaşmış bir borç stokundan bahsediyoruz. Artık, gayrisafi ulusal hasılaya oranının yüzde 21, yüzde 22’lerde olduğunu söyleyecekler lakin bu kâfi değil, burada değerli bir sorun var; kur farkı sarfiyatı var. 2024 başı prestijiyle kur farkı masrafı 1 trilyon 722 milyar ve o zamanki borç stokuna -6,7 trilyona- oranı yüzde 25. Bugün, bu oranlar tekrar birebir düzeylerde ve kur baskılandığı için bu kelam konusu. Önümüzdeki devirde kur artışı olduğu vakit ülkenin borç batağına girdiğini görmek zorunda kalmayalım, buna bir tedbir alalım. Bu tedbiri kesinlikle almamız gerekiyor.
“MERKEZ BANKASI, KUR MUHAFAZALI MEVDUAT NEDENİYLE ÇOK BÜYÜK ZİYAN YAPTI”
Merkez Bankası kur muhafazalı mevduat nedeniyle çok büyük ziyan yaptı. Merkez Bankası Başkanı’nın tabirine nazaran 833 milyarlık bir ziyan kelam konusu. Bu zararın sebebi de kur muhafazalı mevduatta hesabı olan zenginlerin faiz geliri elde etmesi; yeniden, dar gelirliden alıp zengine aktarma kelam konusu. Bu transferin önüne geçilmesi ve bu sorunun kesinlikle giderilmesi gerekiyor. Merkez Bankasıyla ilgili savların kesinlikle araştırılması ve ortaya çıkarılması lazım. Buradan Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum: Bir kanun çıkardınız, Devlet Denetleme Kurulu denetçilerine, harikulade yetkiler verdiniz; Merkez Bankasını inceletin, birinci vazifeleri bu olsun. Bir rapor düzenletin ve bu raporu da Meclise sunun. Bedelli vekilleri, sorumluları daima bir arada tespit edip kamu ziyanını tanzim etmeye buradan davet ediyorum.”