Ankara’da 1. sınıf öğrencisi Mert Yağız Köksal, 10 Aralık 2019’da kantinden aldığı şırınga şeklindeki çikolata kapağının boğazına kaçması sonucu hayatını kaybetmişti. Öğrencinin ölümü ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, kantin işletmecisi Neşe Yavuz ile ürünün dağıtımını yapan Yunus Taycı hakkında ‘taksirle ölüme neden olmak’ suçundan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle Ankara 17’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Okul yönetim kadrosu ve öğretmenleri ile gıda kontrolörleri Fatma Şahin ile Koray Hozantaş hakkında da ‘taksirle ölüme neden olmak’ ve ‘görevi kötüye kullanmak’ suçlarından 13 yıla kadar hapis cezası istemiyle Ankara 22’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde ayrı dava açıldı. İki dava Ankara 17’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde birleştirildi. Davanın bugün görülen duruşmasına, tutuksuz sanıklar Keçiören İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde gıda kontrolörleri Fatma Şahin, Koray Hozantaş ile taraf avukatları katıldı. Koray Hozantaş, olaydan 12 gün önce kantine hijyen denetimi için gittiğini söyleyerek, “Benim görev tanımımda belirtilen durumlardan sorumluyum. Denetimimden önce ya da sonra satılan ürünlerden sorumlu değilim. Bakanlık beni hijyen kontrolü yapmam için oraya gönderdi. Hayatımda bir defa o kantinde denetim yaptım ve denetlediğimde bu ürün kantinde yoktu. Denetimimden sonra temin edilmiş olabilir. Benim bir sorumluluğum yoktur. Beraatımı talep ediyorum.” dedi.
Köksal ailesinin avukatı Elçin Özge Şimşek ise Mert’in ölümüne benzer bir olayın Diyarbakır’da da meydana geldiğini belirterek, “Sorun bu ürünün okul kantininde satılmasıdır. Gerekli denetimler yapılmadığı için Mert hayatını kaybetti. Olayın yaşandığı saatte o katta bir nöbetçi öğretmen bile yoktu. Ayrıca bu ürünün başka bir firma tarafından satılması da onu sağlıklı yapmaz. Bu olaydaki tüm sorumluların dava dosyasına dahil edilmesi gerekir.” dedi. Sanık avukatlarının beyanları sonrası mahkeme, eksik hususların giderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
Köksal ailesinin avukatı Elçin Özge Şimşek ise Mert’in ölümüne benzer bir olayın Diyarbakır’da da meydana geldiğini belirterek, “Sorun bu ürünün okul kantininde satılmasıdır. Gerekli denetimler yapılmadığı için Mert hayatını kaybetti. Olayın yaşandığı saatte o katta bir nöbetçi öğretmen bile yoktu. Ayrıca bu ürünün başka bir firma tarafından satılması da onu sağlıklı yapmaz. Bu olaydaki tüm sorumluların dava dosyasına dahil edilmesi gerekir.” dedi. Sanık avukatlarının beyanları sonrası mahkeme, eksik hususların giderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.